21 Mart 2008 Cuma

CHP İZMİR İL KADIN KOLLARININ SOSYAL GÜVENLİK KONUSUNDAKİ BASIN BİLDİRİSİ

Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan kadınlar 8 Mart’a hiçbir dönemde bu yılki kadar karamsar bir ortamda girmemişlerdir. Bunun çok haklı nedenleri vardır. Bunların başında Cumhuriyetin temel ilkelerinin budanması ve her vesile ile geriye çekilmesi gelmektedir.

Kurtuluş Savaşı’nda kadın erkek beraberce gerçekleştiren büyük bir mücadele ile aydınlanma ateşi yakılmıştır. Türk kadını dünyaya kara çarşafın altından ve kafes arkasından bakarken Cumhuriyet ile sosyal hayatın içinde yer almıştır. Mecelleden Medeni Kanun’a geçiş ile kadın erkek eşit vatandaşlık hakları kazanılmıştır. Büyük dönüşümler devrim yasaları ile beraber gerçekleştirilmiştir. Bundan dolayı “Atatürk devrimlerinin özü Kadın Devrimi’dir”. Bugün karşı devrim taşları örmeye çalışanlar, Cumhuriyet ve kazanımlarına karşı rövanş alma hesabı içinde olanlar, ne yazık ki kadın devriminin kazanımlarını ortadan kaldırmaya çalışmaktadırlar .

Kadının özgürlüğünü türban ile üniversiteye girmesine endeksleyen AKP hükümeti, görüşmeleri ilgili komisyonda devam eden Sosyal Sigorta ve Sağlık Sigortası Kanunu Tasarısı ile kadınların kazanılmış haklarını elinden almaya çalışmaktadır .

8 Mart, emekçi kadınların bundan 150 yıl önce haklarını almak uğruna ortaya koydukları onurlu direnişin sonunda yanarak can verdikleri mücadelenin tarihidir. Onların ortaya koydukları bu bilincin önünde saygı ile eğiliyoruz. Ancak günümüze geldiğimizde görüyoruz ki hükümet bu tasarı ile kadınlarımızın kazanılmış haklarını yakıp yok etmek için elinden geleni yapmaktadır.

İş yaşamında kadının durumunu ana hatları ile incelediğimizde karşımıza çıkan tablo şudur;

• Kadınlar kayıt dışı istihdamın en geniş kesimini oluşturmaktadır . Bu yüzden sosyal güvenlik haklarından yoksundur.

• Kadınların elde ettikleri kazançları üzerinde çoğunlukla tasarruf hakları yoktur.

• Bir işe alımda en son tercih edilen ancak ilk çıkarılan kadındır.

• Genelde ücret düzeyleri düşüktür.

• Mesleki eğitim açısından büyük bir yetersizlik vardır.

• Kadın istihdamını arttırmak için bir çaba yoktur. AKP hükümetinden önce % 34 seviyesinde olan kadın istihdam oranı % 23 seviyelerine düşmüştür.

Kadının toplum içindeki yeri, o toplumun dünya içindeki yerini belirler ve AKP marifeti ile hangi yöne doğru gittiğimizi anlayabiliyoruz.

3 Kasım 2002 seçimlerinden bu yana toplumumuz AKP ’nin laik, demokratik bir hukuk devletinde hayal bile edilemeyecek politikalarına rejim karşıtı ve kadın düşmanı uygulamalarına tanık olmaktadır .
CHP Kadın Kolları olarak bugüne kadar yaşanan tüm gelişmeler karşısında bıkmadan yorulmadan görüşlerimizi açıkladık, etkinliklerimizi, eylemlerimizi programladık ve gerçekleştirdik. Büyük bir sorumlulukla toplumumuzu, kadınlarımızı uyarmaya çalıştık, dayanışmaya çağırdık.

Zor koşullarda çalışan kazandığı paralarla evini geçindiremeyen, İMF’ye teslim edilmiş ekonomi politikalarının altında ezilen kadınlarımızı, AKP bu tasarı ile bir kez daha ezmiştir.

CHP Kadın Kolları olarak Sosyal Sigorta ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun doğuracağı olumsuz koşulları kamuoyumuzla paylaşmayı bir görev biliyoruz. Çıkan kanunun kadın aleyhine hükümlerini maddeler halinde açıklıyoruz.

Saygılarımızla ,

CHP İL KADIN KOLLARI BAŞKANLIĞI

Hiç yorum yok: