24 Şubat 2009 Salı

TÜRK MEDENİ KANUNU’NUN KABULÜNÜN 83. YILDÖNÜMÜ NEDENİYLE HAZIRLANAN BASIN BİLDİRİSİDİR

Sayın Basın Mensupları;

Türk Medeni Kanunu’nun kabulünün 83.yılını kutluyoruz . Ve nice seneler daha kutlamak istiyoruz ve kutlayacağımıza da inanıyoruz.

Bundan 83 yıl önce bugün ne olmuştu? Kısaca gözden geçirelim.

• Osmanlı İmparatorluğu döneminde hukuksal konular din kurallarına göre belirleniyordu. Yani henüz din ve hukuk birbirinden ayrılmamıştı. Dolayısıyla Türk toplumunun temel gereksinimlerinin, söz konusu hukuk yapısıyla karşılanamayacağı anlaşılmıştı. Çağdaş bir hukuk yapısına ihtiyaç olduğu çok açıktı.

• Tanzimat döneminde hazırlanan mecelle, bazı yenilikler getirmekle birlikte kişilerin hak ve borçları, aile kurumu, işleyişi ve sona ermesi, mülkiyet ilişkileri, miras sorunları, kiralama, satın alma, ödünç verme v.b. ilişkiler açısından, gerçek bir medeni kanun sayılamazdı. Medeni Kanun 17 Şubat 1926'da TBMM' de kabul edildi. 4 Nisan tarihli resmi gazetede yayımlanan yasa 4 Ekim 1926'da yürürlüğe girdi.

• Atatürk’ün laikliği gerçekleştirmek için yaptığı köklü değişiklikler arasında hiç kuşkusuz en önemli değişiklik, Medeni Kanun'un kabulüdür. Sosyal, ekonomik, kültürel yaşantımıza çağdaşlığı getiren bu kanun; Türk kadınını medeni haklarına, toplumun temeli olan aile kurumunu da gerçek niteliklerine kavuşturmuştur .

Medeni Kanun'un kabulü;

Eşitlik ve Özgürlük yolunda atılan en önemli adımdır.

Laik hukuk sisteminin somut bir göstergesidir.

Kadının birey ve bir vatandaş olarak haklarının korunduğunun belgesidir.

Medeni Kanun, Cumhuriyet devrimlerinin tüm niteliklerini taşımaktadır.

Medeni Kanun'un yürürlüğe girmesinin ertesi günü Milliyet Gazetesi’nde şöyle bir haber yer almıştır: "Türkiye dün medeni ve içtimai inkılabını fiilen yaptı ve medeni kanunun tatbikatına başlandı. Bundan sonra ne bir saniyelik sinirin verdiği cinnet nöbetiyle “benden boşsun” demekle karı boşanabilecek, ne de aile işlerimiz sarığın tasallutu altında kalabilecektir. Şimdi her Türk kayıtsız şartsız kendi medeni hakkına sahiptir."

• 83 yıl önce yazılan bu gazete haberi, Medeni Kanun'un içeriğini son derece doğru olarak özetlemiştir. Evet, Medeni Kanun Türk kadınını şeriat zincirinden kurtarmıştır.

• Dinsel hukuk düzeninden , laik hukuk düzenine geçişin bir belgesi olan Medeni Kanun'la; kadın haklarının önündeki engeller aşılmıştır.

• Bugün kullandığımız haklar her şeye rağmen, dimdik ayakta tuttuğumuz Laik Cumhuriyetimizin eseridir.

Bugün gelinen noktada;

• Ayrımcılık içeren yasa ve uygulamalarla; kadınlar temel insan haklarından mahrum edilmek istendi. Kazanılmış haklar ortadan kaldırıldı.

• Başbakana ve AKP zihniyetine bağlı belediyelerin, hazırladıkları irticai yayınlarla toplumun, dinsel temalarla ve hurafelerle yönlendirilmesi amaçlandı. Aileyi kuşatan, kadınları hedef alan etkin bir propaganda alanı açıldı.

• Aynı nitelikteki irticai yayınlar, milletvekilleri eliyle TBMM de dağıtıldı.

• Kadınlara dönük olarak meydan sopasından taşlı saldırıya varan şiddet sahneleri oluşturuldu.

Herkes Duysun !

• Anayasamızı, Laik Demokratik Cumhuriyetin temel değerlerini, bütünlüğümüzü tarihsel çizgimizi, kimliğimizi hedef alan; hukuk devletini çiğneyen, Türkiye’yi rejim krizi, devlet krizi endişelerine ve gerilimlerine sürükleyen, Türkiye’yi kuşatan bu iktidar karşısında sessiz kalmayacağız.

Bu kararlılıkla;

• Atatürk Devrimlerinin temeli, kadın erkek eşitliğinin güvencesi olan Türk Medeni Kanunumuzun 83. yılını kutluyoruz.

• Cumhuriyetimizi kuranlara saygı ve şükranlarımızı sunuyoruz.

• Cumhuriyetimizin hedefi ve Cumhuriyet kadınları olarak bizimde hedefimiz yıllar öncesine dönmek değil İLERİ DAİMA İLERİ GİTMEKTİR .



Saygılarımızla ,


CUMHURİYET HALK PARTİSİ
İZMİR İL KADIN KOLLARI
BAŞKANLIĞI

Hiç yorum yok: